BARIŞ ENGİN
Eski bayramları andığımız bir bayramı daha yaşıyoruz. Koronavirüsü pandemisi sebebiyle sevdiklerimizden uzak yaşadığımız üçüncü bayram bu. Büyüklerimizin ellerini öpemiyor, küçüklerimize sarılamıyoruz. Gelenekleri de geride bırakalı çok oldu.
Çok oldu, çünkü; bayram, medya dünyası için başka bir gündü.
1946 yılında gazeteciler, her dini bayramda çıkarılmak üzere tasarlanan bir gazete çıkarmaya başladılar. İsmi Bayram Gazetesi idi. 28 yıl önce 1993 yılının Ramazan Bayramında son sayısını çıkaran Bayram Gazetesi, Türkiye medyasının önemli bir geleneğiydi.
Bayram gazeteleri, tüm yıl çalışan gazetecilerin de herkes gibi bayram yapmasını sağlarken, işsiz gazetecilerin yılda iki kez de olsa gelir elde etmesini sağlıyordu.
1952 yılında çıkarılan Basın İş Kanunun 20’nci maddesiyle, günlük gazetelerin “Ramazan Bayramının” ilk iki, “Kurban Bayramının” ise ilk üç gününde yayın yapması yasaklandı. Bu süreçte de sadece bayram gazetelerinin çıkarılması kararı alındı. Bu sayede bayram gazetelerinin çıkarılması ve gazetecilerin de bayram tatili yapması yasal güvence altına alınmış oldu.
Fakat bir süre sonra reklam gelirlerinin bayramlarda artacağını ve özel fiyatlarla gazetelerin sayfalarının pazarlanabileceğini düşünen medya patronları bu uygulamaya karşı çıkmaya başladı. Anayasa mahkemesi de 1993 yılında “süreli ve süresiz yayın hakkı” ve “basın özgürlüğü” gerekçeleriyle Basın İş Kanunun dini bayramlarda “Bayram Gazetesi” dışında gazete çıkarılmasını yasaklayan hükümlerini iptal etti.
Bu kararla birlikte Türkiye medyasının önemli bir geleneği son bulmuş olsa da bazı yerel gazeteci cemiyetleri belli dönemlerde “Bayram Gazetesi” çıkarmaya devam etti. Antalya Gazeteciler Cemiyeti 1999, 2010 ve 2011 yıllarında bayram gazetesi yayımladı.
Son olarak da Elazığ Gazeteciler Cemiyeti, 23 Nisan 2015’te “milli ve dini bayramlarda yayınlanacak bayram gazetesini” çıkardı.
Bir geleneğinin de böyle kaybolup gittiği o eski bayramlar, evet; nerede?
Bayramınız kutlu olsun…