Rum kesiminin sahte seçim ve sahte parlemento dediği, 8 parti ve 400 adayın yarıştığı seçimde Türkiye’ye sırtını dayayan UBP seçimden galip çıkacağa benziyor.
Seçimlerin ikinci Partisi CTP ise Kıbrıs’ta çözümün en güçlü savunucularından, Türk parasından çıkılıp Euro’ya geçilmesini savunuyor. Türkiye ile araları hiç de iyi değil çünkü Kasım ayında Erdoğan’ın KKTC meclisinde konuştuğunda salonu terk etmişlerdi.
Kıbrıs seçimlerinin en dikkat çekici özelliği boykot kararı ve bu kararında geniş halk kesimlerince desteklenmesi. Boykotcular katılım oranını yüzde 50’nin altına çekmeye çalışıyor. Aslında boykotu destekleyen partiler marjinal sol partiler olmasına rağmen bu seçimde yerli Kıbrıslı halk tarafından da oldukça büyük ilgi görüyor.Bunun nedeni ise TC’nin Kıbrıs seçimlerine sürekli müdahale etmesi.
Kıbrıs’ta 1974 sonrası Türkiye’den gelip yerleşen KKTC vatandaşı olanlar ile Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşları arasında ciddi görüş ayrılıkları var. Kıbrıslar sonradan vatandaş olanların kendi gelecekleri ile ilgili karar vermemeleri gerektiğini düşünüyor.
BOYKOT…
Kıbrıs Boykot Platformu BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e iletilmek üzere “seçimler ve boykot” kararlarının nedenlerini açıklayan mektubu BM yetkililerine teslim ettiler.
Birleşik Kıbrıs Partisi (BKP) Yeni Kıbrıs Partisi(YKP) Federal Kıbrıs hareketi ve
Barış Demokrasi İnsiyatifinden oluşan boykot platformu adına mektubu BM yetkililer yetkililerine teslim eden BKP genel başkanı İzzet İzcan BM’yi seçimler ve boykot kararı ile ilgili bilgilendirmek istediklerini belirtti. Bu seçimlerin Kıbrıs Türk toplumunun iradesini temsil etmediğini, ülkeye Türkiye’den nüfus taşıyarak KKTC de Kıbrıslı Türklerin azınlık haline düşürüldüğünü söyledi.
BM’ye verilen mektupta şöyle deniyor.
Türkiye adamıza askeri müdahale ile işgal ettiği bölgelere Savaş suçu işleyerek nüfus taşımıştır. Bu şekilde işgal ettiği bölgelerin demografik yapısını değiştirmiştir. Getirililen ler vatandaş yapılarak da tüm seçimlerin Kendi isteği gibi sonuçlanmasını sağlamıştır. Bu durumda Kıbrıslı Türklerin iradesi yok sayılmıştır.
Türkiye gizli gündemi olan İLHAK hedefine ulaşmaktadır.
Bizler Kıbrıslıların ortak vatan mücadelesinde başta BM ve AB olmak üzere sizlerin önderliğinde federal çözüm için tüm imkanların devreye sokulmasını çözümün önündeki engellerin kaldırılarak görüşme sürecinin tekrar başlamasını talep ediyoruz denildi.
Boykot kararı siyasi partilerin,sivil toplum kuruluşların dışında toplumun her kesiminden fazlasıyla ilgi ve destek görüyor, bu seçimlerde ilginç olan da bu, Kıbrıs halkı seçimlere Türkiye’nin müdahalesine ve seçimlerin kendi iradesini yansıtmadığını inanıyor.
Seçimlere katılım oranı yüzde 50’nin altında olursa boykotçular başardı demektir…
Türkiye’den gelip vatandaş olanların çoğunlukta olduğu bu adada, Bu da oldukça zor görünüyor…